エピソード

  • Ülker İnce'yle çeviri anlayışı, edebiyata bakış ve metinleri yeniden yazma süreci üzerine
    2025/12/03

    Oscar Wilde’dan Harper Lee’ye uzanan çevirileriyle tanınan, çağdaş edebiyatın önemli isimlerini Türkçeye kazandıran çevirmen ve akademisyen Ülker İnce ile çeviri anlayışını, edebiyata bakışını ve metinleri yeniden yazma sürecini konuşuyoruz.

    Ayrıca Lawrence Durrell’in “İskenderiye Dörtlüsü” üzerine Ülker İnce’nin geçmiş çeviri deneyimleri, bu külliyatın Türkçede aldığı biçim ve edebiyata açtığı yeni düşünme alanları da sohbetimizin merkezinde.

    続きを読む 一部表示
    55 分
  • Ülker İnce'yle Lawrence Durrell üzerine
    2025/11/26

    Konuğumuz Ülker İnce ile Lawrence Durrell'ın edebiyatını, İskenderiye Dörtlüsü'nü ve daha fazlasını konuşuyoruz.

    続きを読む 一部表示
    55 分
  • Ari Çokona'yla Konstantinos Kavafis üzerine
    2025/11/19

    Modern Yunan şiirinin önde gelen isimlerinden Konstantinos Kavafis'in hayatı, şiiri ve edebi mirasını çevirmeni Ari Çokona ile konuşuyoruz.

    続きを読む 一部表示
    46 分
  • Ömer Madra'yla J. D. Salinger üzerine
    2025/11/12

    Franny ve Zooey'nin çevirmeni Ömer Madra ile Salinger'ı konuşuyoruz.

    Yazarının ötesinde bu programın sanırım hep ayrı bir yeri olacak çünkü 13 Kasım Açık Radyo’nun doğum günü. Açık Radyo, tam otuz yıldır nice farkı ses, renk, yaşam, gerçek dolmuş ve doluyor hayatımıza - kâinatın içinden.

    続きを読む 一部表示
    58 分
  • Celâl Üster'le George Orwell üzerine
    2025/11/04

    Otorite, dil, hafıza ve gerçeğin manipülasyonu üzerine yazdıklarıyla 20. yüzyıl edebiyatında benzersiz bir yere sahip George Orwell’ın dünyasına, çevirmeni Celâl Üster eşliğinde bakıyoruz.

    続きを読む 一部表示
    54 分
  • Cadılar Bayramı Özel: Yankı Enki'yle gotik edebiyatı üzerine
    2025/10/29

    Korku, insanın en eski duygularından biri. 18. yüzyılın sonlarında doğan; böylelikle hem bilinmeyene hem de insana dair anlatısına kapı aralayan edebiyatının ilk örneklerini ise Horace Walpole’un “Otranto Şatosu”, Ann Radcliffe’in büyülü ve ürkütücü atmosferleri, Mary Shelley’nin “Frankenstein”ı ya da Bram Stoker’ın “Dracula”sı gibi eserler oluşturuyor.

    Aydınlanma Dönemi’ne bir tepki niteliğindeki bu gotik romanlar, dünyanın sadece akıl ya da düzenle açıklanamayacağını hatırlatıyor, bir nevi kendi atmosferleri “karanlık”a da ışık tutuyorlardı. Korku canavarların, zombilerin, vampirlerin değil; insanın kendi doğasının aynasıydı.

    Dünyayı dönüştüren zaman, gotik edebiyatı da dönüştürdü ve 20. yüzyılda H. P. Lovecraft’la birlikte “kozmik korku” kavramı doğdu: Artık kötülük şatonun mahzeninde değil, evrenin derinliklerindeydi. Edgar Allan Poe’yla insanın zihni çözüldü, Shirley Jackson’la korku banliyö evlerine, geceleyin kentin daracık sokaklarına yani gündelik hayata taşındı. Irk, toplumsal cinsiyet, hafıza ve travma gibi meseleleri işleyen “modern korku”yla birlikte gotik karakterler de biçim değiştirdi.

    Bugün korku edebiyatının yeni bir fazıyla karşı karşıyayız. Eko-korku olarak adlandırılan bu yeni damar, en kaba ifadeyle doğanın öç almasını, yani insanın yeryüzündeki tahakkümünün geri teptiği bir dünyayı anlatıyor; doğa artık korkunun mekânı değil, bizzat failine dönüşüyor. Bu dönüşümde, çağımızın en gerçek felaketi iklim krizinin yansımalarını ve gotik mimarinin yerini eriyen buzullara, yanan ormanlara, kirlenen denizlere bıraktığını görüyoruz. Bu anlamda, korku edebiyatı “korkarım” ki hiçbir edebiyat türünün olmadığı kadar “kan”lı canlı karşımızda duruyor.

    Dünyayı Çevirenler / Cadılar Bayramı Özel programının bugünkü konuğu yayımladığı, çevirdiği, hazırladığı, kısacası elinin değdiği tüm kitaplarla korku edebiyatının hakkını fazlasıyla vermiş bir isim: Yankı Enki. Yankı’yla gotik edebiyat konuşacağız ama baştan uyarayım, Yankı öyle bir anlatacak ki programın sonunda korku edebiyatı fan’ına dönüşmemek pek mümkün olmayacak - deneyimle sabit.

    続きを読む 一部表示
    57 分
  • Bahar Kılıç'la Yu Hua üzerine
    2025/10/21

    Yu Hua, Kültür Devrimi’nin gölgesinde büyümüş, diş hekimliğinden edebiyata yönelmiş bir yazar. Deneysel öykülerden, sade ama keskin bir dile evrilerek Yaşamak’ta sabrı, Kanını Satan Adam’da ise onur ve direnci anlattı. Onun eserlerinde ölüm sadece bir son değil; unutuluşun, adaletsizliğin simgesi. Yaşamak ise “her şeye rağmen yaşamak.”

    Yu Hua’yı ve kitaplarını (Yaşamak, On Sözcükte Çin), çevirmeni Bahar Kılıç ile konuşuyoruz.

    続きを読む 一部表示
    55 分
  • Aslı Takanay'la Svetlana Aleksiyeviç üzerine
    2025/10/14

    20. yüzyılın ikinci yarısında Rusça edebiyatın sınırlarını yeniden çizen Svetlana Aleksiyeviç’in dünyasına kulak veriyoruz.

    Kendini bir yazar değil, 'insan ruhunun tarihçisi' olarak tanımlayan Svetlana Aleksiyeviç; bir halkın, bir dönemin, bir sistemin yankılarını bir araya getirerek çok sesli bir koro yaratıyor. Onu ve eserlerini, Çernobil Duası ile Son Tanıklar'ın çevirmeni Aslı Takanay ile konuşuyoruz.


    続きを読む 一部表示
    53 分